15 Mart 2023 Çarşamba
Kimden: BEYZA ÖLÇER
Tarih : 15 Mart 2023
Kime : Genç Hukukçu
Konu : MESLEKİ ANLAMDA KENDİNİZİ LİMİTLEMEYİN

“Global profesyonel vizyona sahip olmak günümüzde sadece faydalı değil, gerekli.”

 

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndeki (İÜHF) eğitimimden profesyonel yolculuğumda geldiğim noktaya kadar tüm yaşadıklarımı gözden geçirdim… Ayça Hocamdan sıkça duyduğum yukarıdaki önerme doğrultusunda, öğrenciyken yaptıklarımı ve keşke yapsaydım dediklerimi sizlerle paylaşmak istedim.

Başlarken kısaca kendimden söz edeyim: İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Fakülte sonrasında başladığım stajımın başından 2023 yılı Şubat ayına kadar, müvekkillerine yoğunlukla uluslararası ticari ilişkiler alanında hukuki danışmanlık hizmeti sunan bir ofiste çalıştım. Yakın zamanda, Türkiye’deki bir holding bünyesinde olan ve elektrik üretimi ile iştigal eden bir şirkette hukuk müşaviri olarak çalışmaya başladım. Üç cümlede özetlediğim bu süreç, aslında sayısız zorluk ile karşılaştığım, hiç de kolay olmayan, ancak son derece aydınlatıcı ve öğretici bir süreçti.

 

GLOBAL BİR VİZYONA SAHİP OLMAMAK

MESLEKİ ANLAMDA KENDİNİZİ LİMİTLEMEKLE EŞ ANLAMLI

Staj evresinde veya avukat olarak iş aramak demek kendinizi fazlasıyla rekabetçi bir havuzun içerisinde yüzüyor olarak bulmak demek. Bu havuzda kendinizi gösterebilmek için gereken mesleki beceriler elbette hedefleriniz ve güçlü yönleriniz doğrultusunda şekilleniyor, kişiye göre değişiklik gösterebiliyor. Ancak hem kendi tecrübelerimden hem de etrafımdaki genç hukukçuların tecrübelerinden hareketle şu ortak çıkarımı yapabilirim: Hangi alanda çalışıyor olursanız olun global bir vizyona sahip değilseniz kendinizi mesleki anlamda limitliyorsunuz demektir!

İster yurt dışında ister yurt içinde, ister kamu sektöründe ister özel sektörde, isterseniz de akademide ilerlemek isteyin, erişebileceğiniz kaynakları yerel kaynaklarla, erişebileceğiniz kişileri de yerel sınırlar içerisindeki kişilerle ile sınırlamak mesleki anlamda gelişmenize engel olacaktır.

Takdir edileceği üzere, iyi bir hukukçunun sahip olması gereken çok fazla nitelik bulunmaktadır, ancak, kanımca, bunlardan en önemlilerden birisi global bir vizyona sahip olabilmektir. Dünya standartlarını anlayıp sorgulayabilen ve ülkesi ile karşılaştırabilen hukukçular, şartlar oluştuğunda kendi ülkesini ve hukuk sistemini de bu standartlara uygun hale getirebilmek için gereken emeği verebilecek hukukçulardır. İşte ben de böyle bir hukukçu olabilmek amacıyla hem fakülte sürecinde hem de sonrasında kendimi geliştirebilmek adına birçok adım attım. Yaptıklarımı ve geriye baktığımda keşke yapsaydım dediklerimi değerlendirdiğimde tavsiyelerimi altı başlık halinde özetleyebilirim.

 

FAKÜLTENİZDE YAPILAN AKADEMİK ETKİNLİKLERİ SIKI SIKIYA TAKİP EDİN

VE FARKLI PROFESYONELLER İLE TANIŞIN

Öncelikle fakülte dönemine odaklanalım. Devlet üniversitesinde öğrenciyseniz, yabancı dille hukuk eğitimi imkanlarına ve global nitelikli etkinliklere bazı özel üniversitelere kıyasla daha sınırlı şekilde maruz kalmanız söz konusu olabilir. Yine de global vizyon bakımından kendinizi geliştirebileceğiniz etkinlikler ve topluluklar kesinlikle bulunuyor. Fakültenizde yapılan akademik etkinlikleri takip etmenizi ve okuldaki öğretim üyeleri ile iletişime geçme hususunda çekingen davranmamanızı öneriyorum. Bu konuda özellikle İÜHF akademisyenlerinin çok yardımcı olduklarını bizzat deneyimledim ve bu kapsamda kurmuş olduğum ilişkiler benim için her zaman son derece değerli oldu.

Mesleki yönlenmenizle ilişkili olarak tam olarak ne istediğinizden emin olamadığınız bir noktada iseniz (ki bunun kesinlikle olağan olduğunu düşünüyorum), tavsiyem, her deneyime karşı açık olmanız ve mümkün olduğunca farklı alanlarda bilgi edinmeye çalışmanız yönünde olacak. Kişisel olarak yapmaya çalıştığım, ancak keşke daha çok yapmış olsaydım dediğim noktalardan birisi kesinlikle birbirinden farklı alanlarda çalışan profesyonellerle çekinmeden daha bilinçli iletişim kurmak olabilir. Daha mesleğin başında hangi yöne gitmek istediğimizi anlamak en zorlu seçimlerden biri olabiliyor. Eğer ne yapmak istediğini ve kendi güçlü yönlerini çok önceden keşfeden şanslı gruptan değilseniz, bu konuda da deneme yanılma usulüne başvurmanız gerekiyor. Farklı profesyonellerle konuşup deneyimlerini dinlemenin bu sürece kesinlikle katkı yaptığını düşünmekteyim. Bu kapsamda fakültenizin kariyer günlerini, yurt dışı gezilerini ve sektör/konu özelindeki sempozyumlarını takip etmek ve katılımcılarla tanışmak son derece değerli bir deneyim oluyor ve çeşitli mesleki uzmanlık alanlarının zihninizde daha net şekillenmesini sağlıyor.

 

MOOT COURT DENEYİMİ YAŞAYIN

Hukuk fakültesinde öğrenciyken iyi ki yapmışım dediğim en önemli deneyimlerden biri kesinlikle Moot Court deneyimi idi. Bu konuda “Genç Hukukçuya E-postalar” projesinde yapılan paylaşımlara da atıfta bulunarak, kesinlikle belirtmem gerekir ki, bu deneyimin bana kazandırdığı beceriler, vizyon, network ve arkadaşlıklar benim fakülte hayatımdaki en katma değerli deneyimlerden oldu. Buna ek olarak, her çeşit kulüp aktivitelerine katılmanın son derece yararlı olduğunun da altını çizmek istiyorum. İnsanlarla birlikte uyum içinde çalışmak konusunda kendini geliştirme fırsatları yaratmanın mesleğin her aşamasında önemli ve geliştirici olduğunu düşünüyorum.

 

YURT İÇİ ve YURT DIŞINDAKİ STAJ İMKANLARINI DEĞERLENDİRİN

Uluslararası özel hukukun yeknesaklaştırılması amacı ile Roma’da kurulmuş olan ve 1926 yılından bu yana bu yönde hukuki rehberler oluşturan UNIDROIT adlı enstitüde 3 ay boyunca araştırmacı olarak yapmış olduğum staj bana çeşitli bakımlardan büyük faydalar sağladı.

Özellikle başvuru sürecimle ilgili birkaç noktaya dikkat çekmek istiyorum. Vis-Moot vasıtası ile zaten UNIDROIT sistemine ve enstitünün hukuki rehberlerine aşinaydım ve staj başvurusu yapmanın yararlı olabileceğine bu farkındalıkla karar vermiştim. Her ne kadar internet sitesinde yüksek lisans öğrencilerini tercih ettiklerini belirtiyor olsalar da yine de bir lisans öğrencisi olarak şansımı denemek istedim. İÜHF’deki hocalarımdan “Referans Mektubu” ile destek alarak ve bir “Cover Letter” hazırlayarak staj başvurusunda bulundum. Bu aşamanın ardından, birlikte çalışacağım “Legal Officer” ile bir mülakat (Interview) gerçekleştirdik ve neticede staj için kabul aldım. Her aşamada yoğun araştırma ve hazırlık yaparak, bazen de risk alarak kendi şansımı kendim yarattım diyebilirim.

UNIDROIT bünyesindeki stajım boyunca, dünyanın çeşitli yerlerinden gelen ve farklı hukuki altyapılara sahip akademisyenler, avukatlar ve iş adamlarının hukuki rehber oluşturmasını ve önem verdikleri hususlar ile değerlendirme yöntemlerini bizzat gözlemleyebilme şansını elde ettim. Bu deneyimin, özellikle hukuki yorum becerilerime önemli katkı sağladığını düşünüyorum.

 

HUKUKİ YAZMA BECERİLERİNİZE ODAKLANIN

Keşke fakültede öğrenciyken daha fazla üzerinde dursaydım dediğim en önemli husus ise hukuki yazma becerilerime daha fazla odaklanmak olabilir. Düzenlenen makale yarışmalarına katılmanın ve akademisyenlerden destek istemenin önemli birer yönlendirme olabileceğini düşünüyorum. Açık, yalın, anlaşılabilir ve profesyonel bir dille yazmanın ne denli önemli bir mesleki beceri olduğunu şimdi profesyonel hayatımın her anında tekrar hissediyorum ve kendimi bu alanda her geçen gün daha da geliştirmek için aktif çaba göstermeye devam ediyorum. Bu konuda özellikle Ayça Hocamıza teşekkürlerimi sunmak isterim. Kendisi İÜHF’ye adım attığımız ilk günden başlayarak bizlerle ilgilenmek ve kaynak sağlamak için çok fazla çaba gösterdi ve hala da eski öğrencileri ile takipçilerine ışık tutmaya devam ediyor.

 

FARKLI DENEYİMLER ELDE ETMEK ÜZERE PLANLAMA YAPIN

Geriye dönüp baktığımda keşke daha fazla yapsaydım dediğim bir başka şey ise farklı çalışma alanlarını deneyimlemek olabilir. Sadece bir hukuk bürosunda ve bir uluslararası enstitüde staj yapmış bir genç hukukçu olarak, belki bir kamu kurumunda, bir tahkim kurumunda, bir şirkette ya da bankada da farklı deneyimler edinmiş olsaydım çok daha sağduyulu profesyonel tercihler yapabilirdim. Bu bakımdan sadece farklı uzmanlık alanlarına odaklanmış hukuk bürolarında staj yapmakla yetinmeyip, farklı kurumların işleyişini de görmenin son derece öğretici olabileceğini değerlendirerek plan yapmanızı öneriyorum.

 

HUKUK FAKÜLTESİ SÜRECİNİN

ÖĞRETİCİ ve ANCAK KEYİFLİ OLMASI GEREKTİĞİNİ DE UNUTMAYIN

Son olarak, kendi bakımımdan da uygulayabildiğimi düşünerek mutlulukla söylüyorum ki, hukuk fakültesi hayatının keyifli ve öğretici olması gerektiğini unutmadan gelişme kaydetmeye çalışın.

Hedeflerin, rekabetin ve hırsın içinde kaybolduğunuz sınavlar ve stajlar zincirinden kurtulup, süreci, ömürlük arkadaşların kurulduğu, mesleğiniz için sağlam bir altyapı oluşturmaya başladığınız, paylaşımcı, güzel ve keyifli anların yaşandığı bir süreç olarak değerlendirmeniz hem gelişmenizi destekleyecek hem de sizi daha verimli hale getirecek.

 

Mesleki anlamda kendinizi limitlemeyin!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.