PROJE HAKKINDA

Genç Hukukçuya e-Postalar

Öğrencilerim ve genç meslektaşlarım ile hayata, onların insan ve hukukçu olarak formasyonlarına ilişkin sohbet etmek, onların kaygılarını, sorunlarını öğrenmek, bilgi, tecrübe ve kaynaklarımı, elimden geldiğince onlarla paylaşmak, sonrasında da kendi yollarını bulmalarındaki becerilerini ve gelişimlerini gözlemlemek benim için mesleki sorumluluğun ötesinde hep bir zevk oldu.
Ron Padgett’in “How to Be Perfect” isimli şiiri favorilerimden biri haline gelmeden çok daha önceden beri tavsiye vermemeyi ve almamayı tercih eden bir kişi olduğumdan, paylaşımlarımın öğüt ya da doğru! yolu gösterme olarak algılanmaması gerektiğini vurgulamaya hep özen gösterdim. Karşımdakinin, kendi birikimiyle, kendi şartları, hayalleri, beklenti ve öncelikleriyle “özel” olduğunu hiç aklından çıkarmadan, kendisi bakımından değerlendirme yapması gerektiğini de yine her fırsatta dile getirmeye çalıştım.
Ders verdiğim dönemde son derece yoğun olan yüzyüze iletişimin, yoluma uygulamacı olarak devam ettiğim süreçte de azımsanmayacak boyutta ancak format değiştirerek, e-postalar aracılığıyla devam etmesi benim için büyük bir mutluluk kaynağı oldu. Öğrencim oldukları için beni tanıyan ve doğrudan bana ulaşan, ya da yönlendirme sonucu bana ulaştıkları için tanıma fırsatı bulduğum hukuk öğrencileri ile genç olan (ve her daim genç kalan) meslektaşlarımın (“Genç Hukukçu/lar”) yüzyüze ve e-postalar aracılığıyla ilettikleri kaygılar ve sordukları sorular, Genç Hukukçu’ya e-Postalar Projesi’nin (“Proje”) ilk tohumlarını teşkil etti.
Gerek yıllardır dile getirilen, gerekse bu e-postalarda yazıya dökülen kaygılar ve bana yöneltilen sorular ortak bir paydada birleşiyordu. Genç Hukukçular, günümüzde hukukun ve mesleğimizin giderek daha fazla “uluslararasılaştığı”nın bilinciyle, bu durumun hukukçuları nasıl etkilediğini, bunun beraberinde getirdiği mesleki beklentilerin neler olduğunu ve bunları karşılamak bakımından kendi donanımlarının yeterliliğini sorgulamaktaydılar.

Bu noktada uluslararası, uluslar ötesi ve küresel ya da global terimlerinin kullanımı ve bunlara yüklenen anlamlar bakımından bir yeknesaklık olmadığına ilişkin bir parantez açmak isterim. Bir adım daha atıp, uluslararasılaşma, ulus ötesileşme ve küreselleşme ya da globalleşmeyi özellikle hukuk ve mesleğimiz açısından ele aldığımızda ise kastedilenin ne olduğu sorunu daha da karmaşık hale gelmekte. Yukarıda sözünü ettiğim ortak payda ve Proje bakımından kastedilen, en yalın haliyle, hukukun ve mesleğimizin icrasının sadece ulusal boyutta algılanarak soyutlanabilmesi devrinin artık geride kalmış olduğudur. Akademisyenler bakımından uluslararası nitelikte bir kariyer planlaması her dönemde öncelikli olmuşken, uygulamacılar bakımından sadece sağlam bir ulusal hukuk bilgisinin gerekli ve yeterli olduğunu, gündeme gelebilecek farklı ihtiyaçların ise bir avuç imtiyazlı uygulamacı tarafından karşılanabileceğini savunmaya devam etmek uygun ve mümkün görünmemektedir. Geleceğin hukukçuları, ekonomi, siyaset, iletişim ve bunlarla bağlantılı olarak hukuk anlamında daha da bütünleşmiş bir dünyada yaşayacaktır. Korkutucu olanın bu bütünleşme değil, mesleki anlamda ona hizmet edecek gerekli hazırlıkları yapmamak olduğunu vurgulayarak, terminolojik problemlere ve meslekte (özellikle uygulamacılar bakımından) uluslararasılaşmanın söz konusu olup olmadığına ilişkin tartışmalar ile detaylı değerlendirmeleri paylaşımlara bırakıyorum.

Hukuk alanındaki lisans ve doktora eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde (“İÜHF”), yüksek lisansını ise Boston Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamlamış, uzun yıllar akademisyen olarak (öğrencisi ve mensubu olmaktan her zaman gurur duyduğum) İÜHF bünyesinde görev yapmış, hem yurt içinde hem de Amerika Birleşik Devletleri’nde Massachusetts Eyaleti’nde uygulamacı olarak çalışarak değişimin hukuk düzenleri ve hukukçular üzerindeki etkilerini farklı açılardan gözlemleme ve bizzat deneyimleme şansını elde etmiş bir hukukçu olarak, her dönemde Genç Hukukçular’ın soru ve kaygılarını geniş bir bakış açısıyla, en güncel bilgiler ışığında yorumlamaya ve ilgili birikimimi her biriyle bu çerçevede paylaşmaya çalıştım. Diğer taraftan, Genç Hukukçular’ın paylaşımlarımdan ne şekilde fayda sağladıklarına, nelerin eksik kaldığına ilişkin geri bildirimlerini de titizlikle takip ettim.
Yıllar içinde karşılıklı iletişim sayesinde zenginleşen, boyut kazanan tüm bu paylaşımların bireysel düzeyde kalıyor olması ise bir yandan beni rahatsız ediyordu. Daha fazla sayıda Genç Hukukçu’ya ulaşabileceğim bir platform yaratma fikrini bu Proje ile hayata geçirmeye böylece karar verdim.
Proje sayesinde;
• ortak paydayı oluşturan kaygı ve soruları sistematik başlıklar halinde gruplandırmayı,
• bunlara ilişkin güncel bilgi, gelişme, görüş ve tecrübeleri, merak uyandırabilecek tarzdaki yönlendirmelere de yer vermek suretiyle derlemeyi,
• bana gelen e-postaları yanıtladığım üslupla kaleme alarak yazılı olarak,
• ya da uygun olan işitsel, görsel, video kaydı, grafik, anket, e-öğrenme, webinar, vb. sair içeriklerde hazırlamayı,
• bu içerikleri kısmen kalıcı kısmen de interaktif özelliği olacak bir elektronik ortamda sunmayı,
• çok değerli birikim ve tecrübeleri olan konuk yazarların/sair içerik kreatörlerinin paylaşımlarına da yer vererek projeye farklılık ve boyut katmayı,
• kısmen interaktif içerik sayesinde Genç Hukukçular tarafından yeni soru ve sorunların gündeme getirilmesini sağlayarak da zenginliği arttırmayı amaçlıyorum.
Paylaşılacak çok fazla bilgi, tecrübe, gelişme, güncelliğini koruyan tartışmalı birçok konu var kuşkusuz. Diğer taraftan bunların paylaşılacağı platform dikkate alındığında artık farklı birçok kural ve sınırlama ile karşılaşılacağı da göz ardı edilmemeli. Bu çerçevede ve hayatın yoğun temposunun elverdiği ölçüde belli bir sürekliliği sağlamayı da umarak ilk paylaşımları sunuyorum. Paylaşımlar, anasayfadaki "PAYLAŞIMLAR" başlığı altında en güncel olandan geçmişe doğru giden sırayla takip edilebilir. Diğer taraftan, yukarıda anlattığım süreç, zengin bir soru ve konu listesi oluşturmuş olmasına rağmen, sınırlı bir liste hazırlamamayı tercih ettim. Bunun yerine, her yeni paylaşımın ilgili olduğu kavramın/kavramların eklenmesi suretiyle sürekli bir oluşum içinde olacak bir dizin planladım. Bu çerçevede PAYLAŞIMLAR SAYFASI'ndaki "KATEGORİLER" başlığı altında yer alan dizinde her bir kategori tıklanarak onunla ilgili tüm paylaşımlara da ulaşılabilecek. Gündeme getirilecek yeni soru ve sorunların, yeni konuların ve paylaşımların ilham kaynağı olacağını umuyorum. Aynı kategori altında farklı bakış açılarını ya da farklı alt başlıkları içeren birden fazla paylaşım olabilmesi de mümkün olduğundan, paylaşımların, yazarın/içerik kreatörünün ismi ve tarih ile başlıklandırılacağını vurgulamak isterim.
İlham kaynağım olan, önce kaygı ve sorularını ileten ve sonrasında da paylaşımlarımdan ne şekilde fayda sağladıklarını geri bildiren tüm Genç Hukukçular'a içtenlikle teşekkür ediyorum. Onlar olmadan bu Proje şekillenemezdi.
Paylaşımların, hukuk eğitimi ve meslekte yaşanan değişime, gelişmelere ve bunların ihtiyaç duyulan hukukçunun formasyonu üzerindeki etkilerine ilgi duyan herkese yararlı olmasını diliyorum.

KONUK YAZAR OLUN

Genç Hukukçular’ın bilmek, öğrenmek isteyeceğini düşündüğünüz paylaşımlarınız varsa ve bunları konuk yazar olarak kaleme almak isterseniz info@aycaakkayanyildirim.com adresine e-posta yollayın.

Genç Hukukçuya e-Postalar

Öğrencilerim ve genç meslektaşlarım ile hayata, onların insan ve hukukçu olarak formasyonlarına ilişkin sohbet etmek, onların kaygılarını, sorunlarını öğrenmek, bilgi, tecrübe ve kaynaklarımı, elimden geldiğince onlarla paylaşmak, sonrasında da kendi yollarını bulmalarındaki becerilerini ve gelişimlerini gözlemlemek benim için mesleki sorumluluğun ötesinde hep bir zevk oldu.
Ron Padgett’in “How to Be Perfect” isimli şiiri favorilerimden biri haline gelmeden çok daha önceden beri tavsiye vermemeyi ve almamayı tercih eden bir kişi olduğumdan, paylaşımlarımın öğüt ya da doğru! yolu gösterme olarak algılanmaması gerektiğini vurgulamaya hep özen gösterdim. Karşımdakinin, kendi birikimiyle, kendi şartları, hayalleri, beklenti ve öncelikleriyle “özel” olduğunu hiç aklından çıkarmadan, kendisi bakımından değerlendirme yapması gerektiğini de yine her fırsatta dile getirmeye çalıştım.
Ders verdiğim dönemde son derece yoğun olan yüzyüze iletişimin, yoluma uygulamacı olarak devam ettiğim süreçte de azımsanmayacak boyutta ancak format değiştirerek, e-postalar aracılığıyla devam etmesi benim için büyük bir mutluluk kaynağı oldu. Öğrencim oldukları için beni tanıyan ve doğrudan bana ulaşan, ya da yönlendirme sonucu bana ulaştıkları için tanıma fırsatı bulduğum hukuk öğrencileri ile genç olan (ve her daim genç kalan) meslektaşlarımın (“Genç Hukukçu/lar”) yüzyüze ve e-postalar aracılığıyla ilettikleri kaygılar ve sordukları sorular, Genç Hukukçu’ya e-Postalar Projesi’nin (“Proje”) ilk tohumlarını teşkil etti.
Gerek yıllardır dile getirilen, gerekse bu e-postalarda yazıya dökülen kaygılar ve bana yöneltilen sorular ortak bir paydada birleşiyordu. Genç Hukukçular, günümüzde hukukun ve mesleğimizin giderek daha fazla “uluslararasılaştığı”nın bilinciyle, bu durumun hukukçuları nasıl etkilediğini, bunun beraberinde getirdiği mesleki beklentilerin neler olduğunu ve bunları karşılamak bakımından kendi donanımlarının yeterliliğini sorgulamaktaydılar.

Bu noktada uluslararası, uluslar ötesi ve küresel ya da global terimlerinin kullanımı ve bunlara yüklenen anlamlar bakımından bir yeknesaklık olmadığına ilişkin bir parantez açmak isterim. Bir adım daha atıp, uluslararasılaşma, ulus ötesileşme ve küreselleşme ya da globalleşmeyi özellikle hukuk ve mesleğimiz açısından ele aldığımızda ise kastedilenin ne olduğu sorunu daha da karmaşık hale gelmekte. Yukarıda sözünü ettiğim ortak payda ve Proje bakımından kastedilen, en yalın haliyle, hukukun ve mesleğimizin icrasının sadece ulusal boyutta algılanarak soyutlanabilmesi devrinin artık geride kalmış olduğudur. Akademisyenler bakımından uluslararası nitelikte bir kariyer planlaması her dönemde öncelikli olmuşken, uygulamacılar bakımından sadece sağlam bir ulusal hukuk bilgisinin gerekli ve yeterli olduğunu, gündeme gelebilecek farklı ihtiyaçların ise bir avuç imtiyazlı uygulamacı tarafından karşılanabileceğini savunmaya devam etmek uygun ve mümkün görünmemektedir. Geleceğin hukukçuları, ekonomi, siyaset, iletişim ve bunlarla bağlantılı olarak hukuk anlamında daha da bütünleşmiş bir dünyada yaşayacaktır. Korkutucu olanın bu bütünleşme değil, mesleki anlamda ona hizmet edecek gerekli hazırlıkları yapmamak olduğunu vurgulayarak, terminolojik problemlere ve meslekte (özellikle uygulamacılar bakımından) uluslararasılaşmanın söz konusu olup olmadığına ilişkin tartışmalar ile detaylı değerlendirmeleri paylaşımlara bırakıyorum.

Hukuk alanındaki lisans ve doktora eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde (“İÜHF”), yüksek lisansını ise Boston Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamlamış, uzun yıllar akademisyen olarak (öğrencisi ve mensubu olmaktan her zaman gurur duyduğum) İÜHF bünyesinde görev yapmış, hem yurt içinde hem de Amerika Birleşik Devletleri’nde Massachusetts Eyaleti’nde uygulamacı olarak çalışarak değişimin hukuk düzenleri ve hukukçular üzerindeki etkilerini farklı açılardan gözlemleme ve bizzat deneyimleme şansını elde etmiş bir hukukçu olarak, her dönemde Genç Hukukçular’ın soru ve kaygılarını geniş bir bakış açısıyla, en güncel bilgiler ışığında yorumlamaya ve ilgili birikimimi her biriyle bu çerçevede paylaşmaya çalıştım. Diğer taraftan, Genç Hukukçular’ın paylaşımlarımdan ne şekilde fayda sağladıklarına, nelerin eksik kaldığına ilişkin geri bildirimlerini de titizlikle takip ettim.
Yıllar içinde karşılıklı iletişim sayesinde zenginleşen, boyut kazanan tüm bu paylaşımların bireysel düzeyde kalıyor olması ise bir yandan beni rahatsız ediyordu. Daha fazla sayıda Genç Hukukçu’ya ulaşabileceğim bir platform yaratma fikrini bu Proje ile hayata geçirmeye böylece karar verdim.
Proje sayesinde;
• ortak paydayı oluşturan kaygı ve soruları sistematik başlıklar halinde gruplandırmayı,
• bunlara ilişkin güncel bilgi, gelişme, görüş ve tecrübeleri, merak uyandırabilecek tarzdaki yönlendirmelere de yer vermek suretiyle derlemeyi,
• bana gelen e-postaları yanıtladığım üslupla kaleme alarak yazılı olarak,
• ya da uygun olan işitsel, görsel, video kaydı, grafik, anket, e-öğrenme, webinar, vb. sair içeriklerde hazırlamayı,
• bu içerikleri kısmen kalıcı kısmen de interaktif özelliği olacak bir elektronik ortamda sunmayı,
• çok değerli birikim ve tecrübeleri olan konuk yazarların/sair içerik kreatörlerinin paylaşımlarına da yer vererek projeye farklılık ve boyut katmayı,
• kısmen interaktif içerik sayesinde Genç Hukukçular tarafından yeni soru ve sorunların gündeme getirilmesini sağlayarak da zenginliği arttırmayı amaçlıyorum.
Paylaşılacak çok fazla bilgi, tecrübe, gelişme, güncelliğini koruyan tartışmalı birçok konu var kuşkusuz. Diğer taraftan bunların paylaşılacağı platform dikkate alındığında artık farklı birçok kural ve sınırlama ile karşılaşılacağı da göz ardı edilmemeli. Bu çerçevede ve hayatın yoğun temposunun elverdiği ölçüde belli bir sürekliliği sağlamayı da umarak ilk paylaşımları sunuyorum. Paylaşımlar, anasayfadaki "PAYLAŞIMLAR" başlığı altında en güncel olandan geçmişe doğru giden sırayla takip edilebilir. Diğer taraftan, yukarıda anlattığım süreç, zengin bir soru ve konu listesi oluşturmuş olmasına rağmen, sınırlı bir liste hazırlamamayı tercih ettim. Bunun yerine, her yeni paylaşımın ilgili olduğu kavramın/kavramların eklenmesi suretiyle sürekli bir oluşum içinde olacak bir dizin planladım. Bu çerçevede PAYLAŞIMLAR SAYFASI'ndaki "KATEGORİLER" başlığı altında yer alan dizinde her bir kategori tıklanarak onunla ilgili tüm paylaşımlara da ulaşılabilecek. Gündeme getirilecek yeni soru ve sorunların, yeni konuların ve paylaşımların ilham kaynağı olacağını umuyorum. Aynı kategori altında farklı bakış açılarını ya da farklı alt başlıkları içeren birden fazla paylaşım olabilmesi de mümkün olduğundan, paylaşımların, yazarın/içerik kreatörünün ismi ve tarih ile başlıklandırılacağını vurgulamak isterim.
İlham kaynağım olan, önce kaygı ve sorularını ileten ve sonrasında da paylaşımlarımdan ne şekilde fayda sağladıklarını geri bildiren tüm Genç Hukukçular'a içtenlikle teşekkür ediyorum. Onlar olmadan bu Proje şekillenemezdi.
Paylaşımların, hukuk eğitimi ve meslekte yaşanan değişime, gelişmelere ve bunların ihtiyaç duyulan hukukçunun formasyonu üzerindeki etkilerine ilgi duyan herkese yararlı olmasını diliyorum.

KONUK YAZAR OLUN

Genç Hukukçular’ın bilmek, öğrenmek isteyeceğini düşündüğünüz paylaşımlarınız varsa ve bunları konuk yazar olarak kaleme almak isterseniz info@aycaakkayanyildirim.com adresine e-posta yollayın.